ABD’li finans ajansı Bloomberg’in haberine göre, 2014’te 77 milyar doları gören TCMB’nin rezervlerindeki ABD Hazine tahvili miktarı, daha sonra kademeli olarak azalmış ve 2019-2023 döneminde yaklaşık 2 milyar dolar seviyelerinde hareket etmişti. Haberde, “Ankara, Donald Trump’ın ilk döneminde bir dizi siyasi ve jeopolitik anlaşmazlık nedeniyle Washington ile ilişkilerinin bozulmasının ardından, on yıl önce neredeyse 80 milyar dolara ulaşan varlıklarının çoğunu elden çıkarmıştı” denildi.
Bu hamlenin ne anlama geldiği konusunda Hürriyet’e değerlendirmelerde bulunan Garanti BBVA Başekonomisti Seda Güler Mert ve Gedik Yatırım Başkonomisti Serkan Gönençler, Merkez’in rezerv politikasını normalleştirme çabası olduğunu aktardı.
Gönençler, bu hamleyi ‘Merkez’in altının yanında portföy oluşturması ve ürün çeşitlendirmesi’ olarak açıklarken; Mert ise şu değerlendirmeyi yaptı: “ABD Hazine tahvillerini dünyadaki en likit tahvil aracı olarak da atfedebiliriz. 10 yıllık olması da kısa vadeli oynaklığın daha az hissedilmesini sağlar. Yani aslında rezerv politikasını normalleştirme adımı bu, gayet makul. Olması gereken bir şeydi, yeniden başlatılmış oldu.”